‘Savaşta ısrar edenlere karşı mücadele hepimizin görevi’ 2025-06-15 19:27:40     AMED – Amed Emek ve Demokrasi Platformu yaptığı açıklamada, “Savaşta ısrar edenlere karşı mücadele, hepimizin görevi” dedi.    Amed Emek ve Demokrasi Platformu, “Savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunuyoruz” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Yenişehir ilçesine bağlı Ofis semtinde bulunan AZC Plaza önünde yapılan açıklamada, “Savaşa karşı barışı, ölüme karşı yaşamı savunuyoruz” yazılı pankart açıldı. Açıklama, Eğitim Sen 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Duygu Özbay’ın konuşması ile başladı. Açıklamada sık sık, “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” sloganları atıldı.   ‘Süreci bozmaya dönük eylemler’   Açıklamayı okuyan platformun Dönem Sözcüsü Mehmet Oktay, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat'ta yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı sonrası PKK’nin 12’nci kongresini gerçekleştirdiğini hatırlatarak, buna rağmen çatışmanın ve saldırıların sürdüğüne dikkat çekti. Mehmet Oktay, çağrının kalıcı barışa vesile olması için ateşkes kararının sürdüğü bu süreçte devam eden operasyonları, “başlatılan süreci bozmaya dönük eylemler” olarak değerlendirdi.   ‘Saldırılar kabul edilemez’   Saldırıların, "barış" umutlarına yönelik olduğunu dile getiren Mehmet Oktay, “Bu saldırılar bir kez daha göstermektedir ki, bu tür provokatif eylemler hâlâ birilerinin savaşı sürdürme isteğiyle yapılmaktadır. Barış süreci ve görüşmelerinin sürdüğü bir dönemde, önceden açıklanan ateşkesin devam etmesi için çabaların sürdürülmesine rağmen meydana gelen saldırılar için hiçbir gerekçe kabul edilemez. Bugüne kadar gerçekleştirilen benzeri provokasyonlarla savaşın sürmesini, toplumsal barışın yara almasını, halkların birbirine düşman olmasını amaçlayanlar bugün de aynı senaryoyu oynamaktalar. Türkiye halklarının sağduyusu ve birlikte yarattıkları kardeşlik duygularıyla dolu tarih, bu niyetlere karşılık vermemiştir. Fakat bu niyetlerin sürdüğü de açıktır” şeklinde konuştu.   İsrail ile İran savaşına dikkat çekildi   Mehmet Oktay, konuşmasına şöyle devam etti: “Son günlerde yaşanan İsrail-İran savaşı da bize savaşa, yoksulluğa, zulme karşı; eşitliği, özgürlüğü ve demokratik toplumu dünyanın her yerinde savunan bir mücadele hattı oluşturmamız gerektiğini tekrardan hatırlattı. Savaşlara karşı başka şekilde, başka yollardan yürümek mümkün. Emperyalist-Siyonist İsrail ile gerici ve faşist İran rejimleri arasında patlak veren savaş da, Ortadoğu’da ve dünyada devam eden bütün savaşlar gibi yoksul emekçi halklar için yıkım anlamına gelmektedir. Demokratik toplum ve barış çağrısıyla Türkiye halklarının kardeşlik ve özgürlük umutlarının yeşerdiği bu günlerde, savaş politikalarında ısrar eden kesimlere karşı mücadele etmek emek ve demokrasi güçlerinin temel görevidir.”   Mehmet Oktay son olarak, herkese savaşın sürmesi için yapılan saldırıları lanetleme çağrısında bulunurken, süreci yürüten yetkilileri de sorumluluklarının gereğini yerine getirmeye davet etti.   ‘Tek yöntem halkların güçlü iradesi’   Ardından konuşan Duygu Özbay, meslek örgütlerine düşen sorumluluğun barış çağrısını ve umudunu sahiplenmek olduğunu vurguladı. Kadınların, gençlerin, halkların, çocukların, emekçilerin savaş istemediğinin altını çizen Duygu Özbay, “Savaşın onları yoksullaştırdığını, giderek savaşın en büyük mağdurları olduklarını her fırsatta dile getiriyorlar. Bizler de bugün halklar nezdinde bakacak olursak, tüm sorunlar – Kürt sorunu da, Arap sorunu da, Yahudilerin sorunu da – bugün savaş politikalarıyla çözülebilecek sorunlar değillerdir. Barış ortamını yaratabilecek tek yöntem, halkların güçlü iradesi. Aynı zamanda bu halkların yeniden toplumsal ilişkiler dizayn etmesi önemlidir. Dolayısıyla Ortadoğu’da yürütülen bütün savaş politikalarına karşı halklar barış talebinde ısrarcı olmaya devam edecektir” dedi.    Açıklama, atılan sloganlar ile sona erdi.