Erdîş'te kadın ve çocuklar için yeni dönem 2025-07-22 09:03:06   Neslihan Kardaş    WAN - Yerel seçimlerden bu yana kadın ve çocuk odaklı birçok projeyi hayata geçiren Erdîş Belediyesi Eşbaşkanı Güler Temel, kadın, çocuk ve gençleri hedef alan birçok projelerinin olduğunu ifade etti.   Wan’ın Erdîş (Erciş) ilçe belediyesi 2014 yerel seçimlerinde Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), yüzde 49.23 oranında oy alarak birinci parti seçildi. Seçimin üzerinden henüz bir yıl geçmeden ise belediyeye kayyım atandı. 2019 yerel seçimlerinde ise Halkların Demokratik Partisi (HDP), yüzde 49.71 oranında oy aldı ve yine birinci parti seçildi. 22 Ekim 2019 tarihinde ise tekrar belediyeye kayyım atandı. Son olarak gerçekleşen 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), yüzde 51. 81 oranında oy aldı. Bu oy oranıyla DEM Partili eşbaşkanlar belediye yönetimine geçerken, belediye yönetimine geçen eşbaşkanlar halka hizmet etmek için kolları sıvadı ve işe başladı.   Erdîş Belediyesi Eşbaşkanı Güler Temel, yaptıkları kadın ve çocuk odaklı projeleri anlattı.   ‘Kadın personeller esas alınmıyordu’   Seçimden sonraki dönemde belediyede bir “çalışamama” durumu yaşandığını belirten Güler Temel, belediyeye geldiklerinde personelle ilgili muhatap bulmakta zorlandıklarını ifade etti. Bu durumun, daha önceki uygulamalardan kaynaklandığını söyleyen Güler Temel, şu ifadeleri kullandı:“Biz üçüncü dönemdir belediyeleri alıyoruz. Erdiş Belediyesi’nde, yerel yönetimler olarak, personel ciddi kaygılar içerisindeydi. Kayyum atanma riski nedeniyle personel, her ayın 5’inde, 10’unda, 20’sinde kayyum atanacağına dair beklentilere giriyordu. Bu durum, çalışanlar arasında ciddi bir tedirginliğe yol açtı. Kayyumla entegre çalışan personel üzerinde ciddi bir baskı vardı. Bizimle çalışmak istemiyor, iş yaptıramıyorduk. Kadın personel ise bu süreçte iki kat daha fazla mobbinge uğruyordu. Onlarla doğrudan iletişim kurmakta da zorlanıyorduk. Zaten sistem içinde esas alınmadıkları için görünmez hale gelmişlerdi” dedi.     ‘Kayyumlar belediyenin taşınır taşınmaz tüm mal varlıklarını satmış’   Belediyenin sorunlarının yalnızca personelle sınırlı olmadığını vurgulayan Güler Temel, aynı zamanda belediyeyi büyük bir borç yüküyle devraldıklarını ifade etti. Seçimden sonraki beşinci aya kadar İller Bankası’ndan gelen bütçelerle çalışmalarını yürütebildiklerini belirten Güler Temel, şunları söyledi: “Beşinci aydan sonra kesintiler başladı ve bu kesintilerle birlikte iş yapamaz hale geldik. Erdîş, üç dönemdir yerel yönetimlerin kazandığı bir yer. Ancak sürekli kayyum atandığı için kent sahipsiz kaldı. 2011 yılında yaşanan depremin enkazını hâlâ taşıyan bir kent durumunda. Kurumsal anlamda da birçok sıkıntı var. Kayyumlar, belediyenin taşınır ve taşınmaz tüm mal varlıklarını satmış. 2011 depreminden kalan tazminatlar nedeniyle belediyenin bir metrekarelik alanı bile icralık durumda. Elimizde kalan küçük parselleri dahi satamıyoruz.”   'Tüm alanlar başka kurumlara tahsis edildi’   2015–2016 döneminde atanan kayyumun Erdîş Belediyesi’nin tüm mülklerini sattığına dikkat çeken Güler Temel, “Belediyenin hizmet üretebileceği tüm alanlar başka kurumlara tahsis edildi. Biz seçimden sonra bu tahsisleri iptal etmek için mahkemelere başvurduk ama olumlu bir sonuç alamadık. Birçoğu kamu yararı gerekçesiyle vakıflara, derneklere 49 yıllığına tahsis edilmiş. Geri alamadığımız için hizmet üretme alanlarımız çok sınırlı kaldı. Erdîş, 200 bin nüfuslu bir ilçe. Coğrafi olarak da çok geniş bir yüz ölçüme sahip. Ama hizmet üretebileceğimiz alanlarımız neredeyse yok. Örneğin bir gençlik merkezi yok, bir kültür merkezi yok. Kadınlara yönelik çalışma yürütebileceğimiz herhangi bir yapının inşası bile söz konusu değil” diye konuştu.   ‘Belediyelerin asli görevleri bile yapılmamıştı’   Hem borçlu hem sahipsiz bir belediye devraldıklarına vurgu yapan Güler Temel, “Tamamen kaynakların müteahhitlere peşkeş çekildiği bir düzen kurulmuş. Halkın yararına olabilecek hiçbir iş ya da işlem yapılmamış. Bizim belediyecilik anlayışımız ekolojik, demokratik ve kadın özgürlükçü bir yaklaşıma dayanıyor. Yerel yönetimlerin hizmet alanında bu yaklaşım doğrultusunda çalışmalar yürütmeye çalışıyoruz. Ancak belediyelerin asli görevleri bile yapılmamıştı. Yol, altyapı, kaldırım, park gibi en temel hizmetler bile eksikti. Seçimden sonraki yirmi gün içerisinde bir de ‘tasarruf genelgesi’ adı altında bir karar yayımlandı. Üç yılı kapsayan bu genelge, belediyelerin hizmet üretebileceği alanları da kısıtladı. Yani belediyenin bütçesi olsa dahi yeni bir yapı inşa edemiyoruz. Bakanlığa iletilen tüm projeler geri çevriliyor” şeklinde konuştu.   ‘Yeni kayyum, önceki dönemden farklı bir tutum sergilemedi’   Güler Temel, yerel yönetim anlayışları gereği hem hizmet üretmeye hem de belediyenin asli görevlerini yerine getirmeye çalıştıklarına değinerek, “Bir buçuk yıllık süreçte yol, kanalizasyon, içme suyu gibi alanlarda iyileştirme yapmaya başladık. Bu süreçte büyükşehir belediyesiyle koordineli çalışıyorduk. Ancak 15 Şubat’ta büyükşehir belediyesine kayyum atandıktan sonra bu koordinasyon sona erdi. Büyükşehir Yasası’ndan kaynaklı olarak birçok hizmet alanı büyükşehirin yetki alanında kalıyor. Ne yazık ki yeni kayyum, önceki dönemden farklı bir tutum sergilemedi. Halk yine hizmet alamıyor, muhatap bulamıyor. İçme suyu konusunda üç ayı aşkın süredir Erciş’in yarısı ciddi sıkıntı yaşıyor. Basit bir tamirat veya içme suyu hizmeti bile aylarca bekletiliyor. Yol hizmetlerinde, özellikle köy yollarında ciddi problemler var. Kadınların şehre ulaşımıyla ilgili çok büyük sıkıntılar yaşanıyor. Ne servis var ne de düzenli bir ulaşım sistemi” sözlerini kaydetti.   ‘Kayyım gelir gelmez ihaleyi iptal etti’   Büyükşehir belediyesi ile 80 kilometrelik bir yol ihalesi yaptıklarını hatırlatan Güler Temel, “Kayyum gelir gelmez bu ihaleyi iptal etti. Gerekçe olarak yol maliyetlerinin yüksek olduğunu öne sürdüler. Ancak 17 Nisan’da Edremit’te sadece 11 kilometrelik bir yol için 150 milyonluk ihale yaptılar. Biz 38,5 kilometre yolu 130 milyona ihale etmiştik. Aynı maliyetle dört kat daha fazla yol yapılacaktı. Fakat halkın yararına olan bu projeler iptal ediliyor, muhatap olunmuyor. Bu nedenle ciddi sıkıntılar yaşıyoruz” dedi.   ‘Kadın Dinlenme Evi açtık’   Seçimden sonra yaptıkları ilk işin belediyede çalışan kadın personellere yönelik bir çocuk oyun odası açtıklarını ifade eden Güler Temel, “Kadın personel çalışırken çocuklarını güvenle bırakabilecekleri bir alan oluşturduk. Ayrıca şehrin merkezinde ‘Zilan Kadın Dinlenme Evi’ni açtık. Bu mekânda kadınlar çocuklarının bakımını yapabiliyor, emzirebiliyor, tuvalet ihtiyaçlarını karşılayabiliyor. Soğuk kış günlerinde saatlerce otobüs bekleyen kadınlar için sıcak bir ortam sağladık” ifadelerine yer verdi.   Kadın odaklı birçok çalışma   İlçede açmayı planladıkları Kadın Danışma Merkezimizin hazırlıkları tamamlandıklarını ve yakında açacaklarını anlatan Güler Temel, “Fiziki yapı eksikliğimiz nedeniyle her mahallede özgün kadın toplantıları düzenliyoruz. Bu toplantılarda kadınların ihtiyaçlarını, taleplerini ve beklentilerini öğreniyoruz. Sağlık seminerleri veriyor, baroyla ortaklaşa yasal haklar konusunda bilgilendirme yapıyoruz. Van Barosu'yla protokol imzaladık. Böylece boşanmak isteyen veya şiddete uğrayan kadınlar ücretsiz hukuki destek alabilecek. Belediye bünyesinde 500 personelin sadece 20’si kadın. Kadın personelin potansiyeli yüksek olmasına rağmen sürekli baskı ve mobbing nedeniyle bu potansiyel tam olarak ortaya çıkamıyor. Kadınlarla birlikte "şiddetle mücadele tutum belgesi" imzaladık” şeklinde kaydetti.   ‘Kent Bostanları ile hedef; kadınların dayanışması’   Aynı zamanda Kadın Kent Bostanı projesi de başlattıklarını belirten Güler Temel, “Bu projeyle kadınların toprakla buluşmalarını, üretim yapmalarını ve dayanışma içinde örgütlenmelerini hedefledik. Sürekli toplantı halindeyiz, sürekli mahallelerdeyiz, kadınlarla birlikteyiz. Eşbaşkanlık ve fermuar sistemi sayesinde kadınların kamu kurumlarında muhatap bulmaları kolaylaştı. Erkeklerle değil, kendi hemcinsleriyle iletişim kurmak istiyorlar. Kadınlara sosyal ve psikolojik destek sağlıyor, eğitim ve seminerlerle güçlendirmeye çalışıyoruz” sözleriyle konuştu.   ‘Projelerimizde ekonomik dayanışmaya büyük önem veriyoruz’   Yapmayı planladıkları projelere dair konuşan Güler Temel, “Yakında hayata geçireceğimiz ‘Kadın Emek Pazarı’ projesiyle kadınların ürettiklerini doğrudan halka ulaştırabilecekleri kapalı bir pazar alanı kuracağız. Haftanın her günü açık olacak bu pazarda, kadınlar yoğurt, peynir, el işi ürünler gibi kendi üretimlerini satabilecekler. Kadınlar en çok istihdam talebinde bulunuyor. Kadınlar ekonomik bağımsızlık istiyor. Çünkü ekonomik olarak güçlü olmayan kadın, bir erkeğe bağımlı yaşamak zorunda kalıyor. Bu baba, eş, kardeş ya da çocuk olabilir. Ekonomik olarak bağımsız olan kadın ise şiddete, baskıya karşı durabiliyor, kendi hayatını yönlendirebiliyor, diğer kadınları da örgütleyebiliyor. Bu nedenle projelerimizde ekonomik dayanışmaya büyük önem veriyoruz” ifadelerini kaydetti.   Kadınlar, gençler ve çocuklar için projeler   Güler Temel, son olarak Kadın Emek Pazarı alanında, çocuklar için oyun alanı da tasarladıklarını belirterek, “Kadınlar çalışırken çocuklarını güvenle bırakabilecekleri bir kreş benzeri alan oluşturduk. Aynı yerde bir Kadın Danışma Merkezi de yer alacak. Burada tüm gün görev yapacak bir sosyolog, gelen kadınların ihtiyaçlarını karşılayacak, psikolojik destek sağlayacak ve madde bağımlılığı gibi konularda yönlendirme yapacak. Ayrıca çocuklar için bir kreş ve gençler için eğitim destek birimi planlıyoruz. Bu alan içinde kadın atölyeleri de kuracağız. Halı atölyesi gibi geleneksel üretim alanlarını canlandırmak istiyoruz” dedi.