PKK’nin kararı Meclis gündeminde 2025-05-13 20:01:24   ANKARA - Meclis’te PKK’nin kararını gündeme getiren DEM Parti ve CHP, Meclis'e sorumluluğunu hatırlatarak, demokratikleşmenin gereği olan tüm yasal düzenlemelerin beklemeksizin Meclis çatısı altında yapılmasının ihtiyaç olduğu vurgulandı.   Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Gökhan Aydın, PKK’nin kararına ilişkin Meclis Genel Kurulu’nda konuştu.   Kararın açıkladığı günü, “Tarihi bir gün, tarihi bir an” olarak değerlendiren Gülistan Kılıç Koçyiğit, PKK’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısına karşılık olarak böylesi bir karar aldığını belirti. Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Bu yanıt başta Kürt halkı olmak üzere tüm Türkiye toplumunun barış, eşitlik ve demokratik çözüm talebine verilmiş en güçlü yanıttır. Bu tarihsel yanıtı çözüm ve toplumsal barışla hepimizin taçlandırması gerekmektedir. Artık geçmişin yüklerini dürüstçe omuzlayıp geleceği hep birlikte inşa etme vaktidir” dedi.   ‘Hep birlikte yüzleşmeli, hep birlikte adım atmalıyız’   Coğrafyanın tüm renkleri, kimlikleri, inançları, dilleri, acıları ve umutlarıyla hep birlikte düşünmek, konuşmak ve yol yürümek gerektiğinin altını çizen Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Türkiye coğrafyasında acısı, umudu, neşesi, hüznü çeşitli dönemlerde farklılaştırılmış, ayrıştırılmış bütün toplumsal kesimlerin kendisini bir parçası hâlinde hissedebileceği, kendisini içinde görebileceği yeni bir dönemi hep beraber kurmak, kurgulamak zorundayız. Ülke tarihinde hiç olmadığımız kadar çözüme ve toplumsal barışa yakınız. Eğer bu ülke halkları, insanları ve hayatları için gerçekten bir kaygımız varsa buna kayıtsız kalma ya da elimizle itme lüksümüz yok. Samimiyet ve ciddiyetle sürece yaklaşmak zorundayız. Her birimizin tarihsel bir sorumluluğu ve rolü bulunmaktadır. Hiçbirimizin barışı geciktirme, söz söylemeyip kenara geçme lüksü yok ve olmamalı da. Hep birlikte yüzleşmeli, hep birlikte adım atmalı ve hep birlikte yaralarımızı sarıp onarmalıyız”  dedi.   'Tarihi sorumluluktan hiç kimse kaçmasın'    “Bu Meclis 85 milyonu temsil ediyor, o hâlde çözümün ve barışın dili de ilk önce buradan kurulmalıdır. Artık bu kürsüden kin, nefret, düşmanlık değil uzlaşma, eşit yurttaşlık ve onurlu barış konuşulmalı çünkü barış ancak demokratik siyasetle mümkündür" diyen Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Gelin, geçmişle yüzleşelim. Neler yaşandığını, bu sorunun nasıl çözüleceğini açık yüreklilikle tartışalım. Hakikat, adalet ve hafıza komisyonları kuralım. Bu, sadece Kürt halkının değil, Türkiye halklarının ortak ihtiyacıdır. Yasal reformlarla demokratik Türkiye'yi yeniden hep beraber inşa edelim. Biz biliyoruz ki kalıcı barış mümkün ve demokratik çözüm de mümkün, halkların eşitliği mümkün. Yeter ki Meclis irade göstersin, yeter ki tarihî sorumluluğundan hiç kimse kaçmasın. Hepimizin ortak yaşam, toplumsal barış ve demokratik bir gelecek için el ele vermesinin zamanı çoktan geldi, geçiyor bile” diye belirtti.    Meclis'e acil sorumluluk çağrısı   Meclis’in acil bir biçimde sorumluluk alması gerektiğini belirten Gülistan Kılıç Koçyiğit, “Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi, demokratik Türkiye'nin inşası hepimizi birleştiren, buluşturan ortak amaç olmak durumundadır ve bu amaç etrafında birlikte mücadele edip, birlikte tartışıp, birlikte yeni dönemi kurabileceğimize inancımızı bir kez daha ifade ediyor; yeni dönemin hepimize, Türkiye halklarına hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.   ‘Tüm yasal düzenlemelerin beklemeksizin yapılmalı’    Ardından söz alan Gökhan Aydın, partilerin tarihsel olarak barışın yanında olduklarını söyleyerek şunları kaydetti: “Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında demokratik düzenlemelerin ele alınması yönündeki tarihsel ve siyasi tutarlılık taşıyan tavrımızı muhafaza ediyoruz. Demokratikleşmenin gereği olan tüm yasal düzenlemelerin beklemeksizin Meclis çatısı altında yapılması ihtiyacının altını çiziyoruz. Demokratikleşme için gerekli kanuni düzenlemelerin yapılması kadar mevcut kanunların uygulanmasındaki hukuk dışı yaklaşımların terk edilmesi ve Anayasa ihlallerine son verilmesinin şart olduğunu hatırlatıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi toplumun barış ve demokrasi taleplerinin kişisel siyasi hedefler doğrultusunda istismar edilmesine asla izin vermeyecektir. Ülkemizdeki demokrasi ve hukuk devletine ağır zararlar veren uygulamalar son bulmalıdır. Artık seçilmiş belediye başkanlarının ve belediye meclislerinin yerine kayyım atama uygulamasına ve Kürtlerin belediye meclislerine girmesini suç sayan hukuksuz soruşturmalara son verilmelidir.”