Deşt’te madene karşı direniyor 2025-07-27 09:05:19   Rojda Aydın   DÊRSIM - Deşt köyünde yapılması planlanan madene tepki gösteren kadınlar, asla izin vermeyeceklerini belirterek, topraklarına sahip çıkacaklarını ve direneceklerini söyledi.   Dêrsim’in Deşt (Geyiksuyu) köyünde madencilik faaliyetleri kapsamında teknik arama çalışmalarının başlatıldığı belirtildi. Köylülerin özel mülkiyet alanlarında drone ile keşif uçuşların yapılarak işaretlemeler gerçekleştirildiği kaydedildi.    Deşt köyünün de içinde yer aldığı geniş bir alanda maden sahası ilan edildiği öğrenilirken, Munzur Çevre Derneği’nin verdiği bilgiye göre bölgede toplam 150 ayrı maden ruhsatı bulunuyor.   ‘Bugün de yarın da izin vermeyeceğim’   “Maden değil yaşamak istiyoruz” pankartı ile yapılmak istenen madene karşı direnen Meneş Çetin, “Burada maden yapılmasını istemiyorum. Buna izin vermeyeceğiz, istemiyoruz. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Mücadelemiz devam edecek. Köyümüzde maden yapılmasını istemiyoruz. Çünkü doğamıza, hayatımıza ve çocuklarımıza zarar geliyor. Bizi zehirliyorlar. Madenleri yaparak hayvanlarımızı zehirleyecekler. Bugün de yarın da bu maden yapımına izin vermeyeceğiz. Bizi öldürseler de izin vermeyeceğiz. Maden yaparlarsa tarlalarımız ve suyumuz zarar görecek. Biz suyu içemeyeceğiz. Munzur’a zarar veriyorlar. Maden yapılırsa buradaki hayatımız son bulur, bir şey yapamayız. Onlar bizden ne istiyorlar?” sözleriyle tepki gösterdi.   ‘Yaşamak istiyoruz’   Madene karşı direnen Gülizar Atasoy ise memleketlerinin kirletilmesini ve başkalarının da kirletmesine ve talan etmesine izin vermeyeceklerini söyleyerek, “Yaşamak istiyoruz. Burası bizimdir. Şirketleri burada istemiyoruz. Burası bizim memleketimiz. Köyümüz ve doğamız bizim için çok önemli. Çünkü burası bizim yaşam alanlarımız. Buraya maden girerse burada yaşayamayız. Çünkü yaşam alanlarımız kalmaz. Suyumuz ve toprağımız kirlenecek. Biz bu madenlerin yabancısı değiliz. Biz bunları her yerde görmüşüz ve asla buna izin vermeyeceğiz. Asla izin vermeyeceğiz. Daha önce bu şirketler köye geldi, onların önünü kestim ve izin vermedim. Bugün de izin vermem, yarında vermem. Muhtara haber verdim ve Hozat tarafında yakaladılar. Biz toprağımıza sahip çıkacağız. Biz kadınların direnişi sonuna kadar devam edeceğiz” diyerek direnişte kararlı olduklarını vurguladı.   ‘Ölünceye kadar da bu topraklarda olacağız’   Bu topraklarda dünyaya geldiğini, bu topraklarda büyüdüğünü ve yaşadığını kaydeden Menekşe Karataş da, “Burası bizim anne ve babalarımızın toprakları. Bu topraklarda büyüdük ve bu topraklar bizimdir. Topraklarımızı kimseye vermeyeceğiz. Ölünceye kadar da bu topraklarda olacağız. Çocuklarımız ve torunlarımızda bu topraklarda olacak. Bu maden köyümüze girerse ne hayvanımız, ne insanlar ne de hiçbir canlı yaşayamaz. Hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz topraklarımızdan. Nerede olursak olalım mutlaka topraklarımıza geri döneriz. Hiç kimse bizi topraklarımızda çıkaramaz. Bu madeni yapmak isteyen devlet yada diğerleri ise bundan vazgeçsin. Asla pes etmeyeceğiz, direneceğiz. Benim çocukluğum bu topraklarda geçti. Nasıl vazgeçeyim? Bu topraklar bizim her şeyimiz. Bizim varlık ve tokluğumuzdur” diye konuştu.   ‘Tekrardan göç ettirilmek istemiyoruz’   Sultan Yeşil de yapılmak istenen madene tepki göstererek, şunları söyledi: “Biz başka bir köyde yaşıyorduk, 94’te buraya göç ettik. Köyümüz o zaman boşaltıldı diye buraya geldik. Daha sonra buralarda bir maden çalışması oldu. O zamanlar kimse bu kadar zararlı olduğunu bilmiyordu. Şimdi zararlarının çok büyük olduğunu çok büyük olduğunu biliyoruz. Maden yapılmasını istemiyoruz. Ve her zaman karşısındayız. Toprak gitti mi insanda gider, hayatta biter. Bir daha buradan göç etmek istemiyoruz. Ölene kadar  burada yaşamak istiyoruz. Toprağımız; çocuklarımız, yaşamımız ve her şeyimizdir. Yapılmak istenen maden için gelip bize söylemediler. Bu şirketlerin çalışmaları olmuş ve bazı köylüler gördü. Gelseler de buna izin vermeyeceğiz. Madene karşı tüm köy halkının da ayaklanması gerekiyor ve buna karşı direnmesi gerekiyor. Sadece bu köy değil civar köylerin hepsinin bu madene karşı direnmesi gerekiyor. Çünkü bu maden herkesi etkileyecek. Topraklarımızı zehirlemelerini istemiyoruz. Doğamızı yok etmelerini istemiyoruz. Halkımız zaten bir göç yaşadı ve zulüm yaşadılar. Burada da aynı şeyi yaşamak istemiyoruz. Yaşadığımız sürece buradan vazgeçmeyeceğiz.”   ‘Gerekirse tek başıma da direnirim’   Fatma Güler ise asla köyünden vazgeçmeyeceğini belirterek, “Burası bizim köylerimiz. Onların hiçbir aracını yukarı gitmesine izin vermeyeceğim. Gerekirse tek başıma ben direneceğim ve karşılarında dururum. Daha gelip bize bir şey demediler. Gelseler de izin vermeyiz. Biz kadınlar doğamıza sahip çıkıyoruz ve izin vermiyoruz. Hiçbir köylü istemiyor bu madeni. 79 yaşındayım ve burada doğdum büyüdüm. Toprağımı asla bırakmam. Tek başıma orada dururum. Kendi çıkarları için bu madeni yapmak istiyorlar” sözleriyle tepki gösterdi.