Rosa Kadın Derneği kadın kurumlarıyla bir araya gelecek

  • 09:03 5 Mayıs 2025
  • Güncel
AMED - Rosa Kadın Derneği’nin son süreçteki gündemlerine dair değerlendirmelerde bulunan derneğin yönetim kurulu üyesi Esra Çiçek Mercan, “Bütün kadın kurumlarımızla bir araya geleceğiz. Önümüze konan Aile Yılı, futbol sahalarında bile kadının doğum şekline karar veren politikalara karşı bir eylemsellik kararı alacağız” dedi.
 
Türkiye ve Kürdistan’da kadına yönelik şiddet giderek artarken, bunu engelleyecek yasalar ise işlevsiz hale getirilmeye devam ediyor. Kadına yönelik her türlü şiddete karşı 2018 yılından bu yana mücadele yürüten Rosa Kadın Derneği, kadına yönelik şiddetle ilgili gündemi ve çalışmalarına dair detayları ajansımızla paylaştı.
 
Rosa Kadın Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Esra Çiçek Mercan, gündemlerinde neler olduğuna dair değerlendirmelerde bulundu.
 
‘Sorun yasaların uygulanmaması’
 
Yıllardır kadınların yasaların yetersizliğine karşı mücadele ettiğini dile getiren Esra Çiçek Mercan, şöyle konuştu: “Verilen mücadeleler sonucunda İstanbul Sözleşmesi hazırlandı, 6284 sayılı yasa yürürlüğe girdi. Türk Ceza Kanunu, Türk Medeni Kanunu’ndaki uygun olmayan maddelerin düzeltilmesi için mücadele verildi. Hem Türkiye kadın hareketi hem Kürt kadın hareketi bu mücadelenin içerisindeydi ve hiçbir zaman kopmadı. Bu mücadelelerin ardından yasalarda değişiklikler yapıldı. Ancak bir sabah uyandık ve İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekildiğimizi gördük. Devletin erkek egemen yargısı, birçok yasayı, kanunu hiçe sayarak uygulamadı. Etkin pişmanlık, iyi hâl indirimi, haksız tahrik gibi gerekçelerle yasalar uygulanmıyor. Sorun, bu yasaların etkin şekilde uygulanmaması. Mücadelemiz daha çok bu yönde. Ne yazık ki yeni bir beklenti içinde değiliz; bulunduğumuz noktada cezasızlık politikalarına karşı var olanın etkin şekilde uygulanması için mücadele ediyoruz.”
 
‘Kadının nasıl yaşayacağına kadın karar verir’
 
2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesini değerlendiren Esra Çiçek Mercan, “Aile, erkek devletin kadına biçtiği roldür” diyerek şu ifadeleri kullandı: “Aile, kadını eve mahkûm eden; kaç çocuk yapacağına, nasıl doğum yapacağına, kiminle evleneceğine, nasıl yaşayacağına karar verilen bir mekanizma aslında. Bizim buna ilişkin farkındalığımız var ve buna karşı mücadele ediyoruz. Kadının nasıl yaşayacağına yalnızca kadın karar verebilir. Devlet hastanelerinde kadınlar kürtaj olamıyor. Resmî olarak yasa olmasa da fiilî olarak yasaklar mevcut.
 
Şu an gündemde sezaryen doğum konusu var. Sezaryen doğum yapan doktorların karşılaştığı zorluklar nedeniyle, hekimlerin kadınları vajinal doğuma yönlendireceği bir süreç yaşanıyor. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Kadının sezaryen mi yoksa vajinal doğum mu yapacağına önce kadın, sonra hekim karar verir. Buna ne devlet ne de bir erkek karar veremez. Bu konuda Türkiye’deki tüm kadınlar olarak ve Kürt Kadın Hareketi olarak mücadelemizi sürdüreceğiz.”
 
‘Farkındalık yaratmaya çalışıyoruz’
 
8 yıllık kayyım tahribatının kadınlar üzerinde bıraktığı etkiye işaret eden Esra Çiçek Mercan, şöyle konuştu: “Kadınlarla bir araya gelerek kadın buluşmaları düzenliyoruz. Atölyelerde bir araya gelip kadınlarda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Kadın politikaları açısından 8 yıldır bir kayyum süreci yaşandı. O süreçte kadınların başvuracağı mekanizmalar yoktu. Rosa, bu ihtiyaca binaen ortaya çıktı. Şimdi ise Kadın Politikaları Daire Başkanlığı tekrar aktif edildi, kadın müdürlükleri kuruldu, kadın birimleri oluşturuldu. Biz de birebir bu kurumlarla fikir birliği ve görüşme içerisindeyiz. ‘Kadın politikaları nasıl olmalı, ihtiyaçlarımız neler?’ gibi konularda çalışmalarımız devam ediyor.Bütün kadın kurumlarımızla bir araya geleceğiz. Önümüze konan Aile Yılı, futbol sahalarında bile kadının doğum şekline karar veren politikalara karşı bir eylemsellik kararı alacağız.”