Jina Emînî için seslendiler: İsyan çığlığımızı yükseltiyoruz

  • 18:05 16 Eylül 2025
  • Güncel
HABER MERKEZİ  -  Jina Emînî'nin katledilişinin 3'üncü yıl dönümüne dolayısıyla alanlara çıkan kadınlar, "İsyan çığlığımızı yükseltiyoruz" dedi.
 
 
İran rejimine bağlı güçler tarafından 16 Eylül 2022'de Jina Emînî'nin işkence edilerek katledilmesinin 3'üncü yıl dönümü dolayısıyla birçok kentte eylem ve etkinlikler düzenlendi. 
 
Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP),  Jina Emînî'nin işkence edilerek katledilmesinin 3'üncü yıldönümü dolayısıyla Dağkapı’da bulunan Şêx Seîd Meydanı’ndan Ulu Camii önüne doğru yürüyüş gerçekleştirildi. "Jin, jiyan, azadî" pankartının açıldığı yürüyüş boyunca kadınlar, “Jin, jiyan, azadî”, "Jin, jiyan, azadî azad bike reberti" sloganlarını attı.
 
Yürüyüşün ardından yapılan açıklamada basın metnini DAKAP adına Çağla Sanay okudu.
 
Açıklamadan önce kısa bir konuşma yapan Rosa Kadın Derneği Başkanı Suzan İşbilen, kadın katliamlarındaki artışa dikkat çekerken, kadınların özgürlük mücadelesinin de aynı zamanda devam ettiğine vurgu yaptı. Özellikle Kürt kadınlarının özgürlükleri için mücadelesinin devam ettiğini belirten Suzan İşbilen, eril zihniyete karşı mücadele edeceklerini kaydetti.
 
‘Tüm dünyanın vicdanında büyük yara açtı’
 
Ardından basın açıklaması okundu. Çağla Sanay, Jina Emînî’nin nasıl katledildiğini hatırlatarak, “Jina’nın katledilişi, yalnızca İran halkının değil, tüm dünyanın vicdanında büyük bir yara açtı. Onun adı, kadınların özgürlük mücadelesinin sembolü haline geldi. Jina’nın ardından milyonlarca kadın ve genç sokaklara çıktı, 'Jin, jiyan, azadî' sloganı dünyanın dört bir yanında yankılandı. Bu slogan, yalnızca İran’da değil, tüm coğrafyamızda kadınların yaşam hakkı, eşitlik ve özgürlük taleplerini haykıran bir çığlığa dönüştü. Bizler biliyoruz ki; kadınların yaşam hakkını hedef alan baskı, şiddet ve ayrımcılık politikaları yalnızca İran’a özgü değildir. Bugün dünyanın pek çok yerinde kadınlar, kendi bedenleri ve hayatları üzerinde söz sahibi olma mücadelesi vermektedir. Kadın cinayetlerinden iş yerinde ve sokakta maruz kalınan şiddete, eşitsiz ücretlerden siyasetteki temsiliyet engellerine kadar birçok alanda süren mücadele, Jina’nın mirasının bizlere bıraktığı bir sorumluluktur” dedi.
 
‘Kadın özgürlük mücadelesi her yerde büyüyerek sürmekte'
 
Jina Emînî'nin katledilişinin devlet politikalarından bağımsız olmadığını vurgulayan Çağla Sanay, şöyle konuştu: “Kadınlara dayatılan zorunlu giyim kuralları, yaşam tarzı baskıları ve özgür iradeyi yok sayan anlayışlar, yalnızca bireysel hak ihlali değil, aynı zamanda insanlık suçudur. Bizler buradan bir kez daha ilan ediyoruz: Kadınların yaşam hakkı kutsaldır. Kadın yaşamı üzerinde hiç kimsenin karar verme hakkı olamaz. Kadınların bedeni, kıyafeti, kimliği ve yaşam biçimi üzerinde hiçbir baskı meşru değildir. Jina’nın şahsında yok edilmek istenen kadın özgürlüğü mücadelesi, bugün her yerde büyüyerek sürmektedir. Kadınlara yönelik baskı ve şiddet politikalarının son bulması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Demokratik haklarımızı, ifade özgürlüğümüzü ve eşitlik taleplerimizi kararlılıkla savunacağız. Bugün Jina Mahsa Emînî’yi saygıyla anıyor, onun mücadelesini yükselten milyonların sesi oluyoruz. ‘Jin, jiyan, azadî’ yalnızca bir slogan değil, eşit ve özgür bir yaşamın mümkün olduğunun ifadesidir. Yaşasın kadınların özgürlük mücadelesi, yaşasın dayanışma!”
 
'‘Jin, jiyan, azadî’ bütün dünyanın sloganı oldu'
 
Son olarak konuşan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Sevilay Çelenk ise, Jina Emînî'yi anmak için bir araya geldiklerini belirtti. Sevilay Çelenk, Jina Mahsa Emînî'nin İran'da katledilen ilk kadın olmadığını söyledi. Jina Mahsa Emînî'nin katledilmesinin ardından kadınların direnişinin arttığını kaydeden Sevilay Çelenk, Jina Mahsa Emînî sayesinde, "Jin, jiyan, azadî" sloganının bütün dünyanın sloganı olduğunu söyledi.
 
Açıklama, “Jin, jiyan, azadî” sloganları ile sona erdi.
 
Riha
 
Riha İl Kadın Platformu, katledilişinin 3'üncü yıldönümünde, “Jîna Mahsa Emînî’nin direnişini yaşatmak için öldürüldüğü tarihte alanlardayız!” diyerek Riha’nın Xelîlîye ilçesinde bulunan Novada Park’ta basın açıklaması gerçekleştirdi.
 
“Saçımızın teline, haklarımıza, özgürlüğümüze sahip çıkıyor, direnişimizi büyütüyoruz” pankartının ve “İsyanımızla ve kadın devrimimizle Jîna Mahsa Emînî'nin izindeyiz” yazılı dövizin taşındığı açıklamaya; Tevgera Jînen Azad (TJA), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) il ve ilçe örgütleri, Barış Anneleri, DEM Parti Hukuk Komisyonu Eş Sözcüsü Sevda Çelik Özbingöl, Eğitim-Sen ve çok sayıda yurttaş katıldı. Açıklamada sık sık “Jin, jiyan, azadî”, “Yaşasın kadın mücadelemiz” sloganları atıldı.
 
Basın metnini kitle adına Sema Köroğlu okudu.
 
‘İsyan çığlığımızı yükseltiyoruz’
 
İsyan çığlıklarını bugün bir kez daha bulundukları yerlerden yükselttiklerini söyleyen Sema Köroğlu, “Jîna Emînî, 16 Eylül 2022 tarihinde faşist Molla rejimine bağlı 'ahlak güçleri' tarafından, başörtüsünü 'uygun' takmadığı gerekçesiyle Tahran’da gözaltına alındıktan sonra katledilmiştir. Jîna’nın katledilmesiyle birlikte, ‘Jin, jiyan, azadî’ şiarıyla İran’dan başlayan ve tüm dünyaya yayılan kadınların isyan çığlığını bugün bir kez daha bulunduğumuz yerlerden yükseltiyoruz. Çünkü bizler şunu çok iyi biliyoruz ki, Jîna’yı katleden zihniyet, bugün tüm dünyada kadınların haklarını, yaşamlarını ve kazanımlarını gasp etmeye devam ediyor. Erkek egemen rejimlere başkaldıran, hakları ve yaşamları için mücadele eden kadınlar hedef alınıyor” dedi.
 
Mücadele vurgusu
 
Son olarak kadın siyasi tutsaklara yönelik hak ihlallerine son verilmesi gerektiğini vurgulayan Köroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
 
“Jîna’yı katleden, kadınları idam cezasıyla susturmaya çalışan zihniyet; Afganistan’da kadınlara siyah burkayı dayatan zihniyetle aynıdır. Kendi yaşadığımız coğrafyada büyüttüğümüz kadın özgürlük mücadelemizi, tüm dünyadan yükselen kadınların sesiyle birleştirerek isyanımızı büyütüyor, 'İran’da kadınlara verilen idam cezası derhal durdurulsun' diyoruz. Bugün Evin Cezaevi başta olmak üzere, İran’daki tüm cezaevlerinde özellikle kadın siyasi tutsaklara yönelik hak ihlallerine son verilmelidir. Tekçi, cinsiyetçi, dinci, militarist politikalara son vermek; idam cezasını tamamen kaldırmak ve siyasi tutsak kadınların derhal serbest bırakılmasını sağlamak gerekir. Jîna Emînî’nin isyanıyla İranlı kadınlarla, kadın aktivistlerle dayanışmayı büyütecek, idam cezalarının durdurulması için mücadelemizi yükseltecek, özgür ve eşit yaşamı inşa edeceğiz.”
 
Açıklama alkışlarla sona erdi.
 
Wan 
 
Wan Kadın Platformu’nun öncülüğünde Wan Sanat Sokağı’nda Jîna Emînî’nin katledilişinin üçüncü yıldönümünde Jîna Emînî ve tüm katledilen kadınlar için “Jin, jîyan, azadî” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan açıklamaya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il ve ilçe yönetimleri, Barış Anneleri, TJA ile birçok yurttaş katıldı.
 
Açıklamada “Jîna Emînî”, “Jın, jîyan, azadî" pankartı açıldı. sık sık “Jin Jîyan Azadî” sloganın atıldığı açıklamada basın metnini Wan Kadın Platformu adına Ayşe Minaz okudu.
 
‘Kadının iradesini yok sayan erkek egemen zihniyettir’
 
Jîna Emînî’nin anısını selamladıklarını söyleyen Ayşe Minaz, onun şahsında özgürlük mücadelesi veren bütün kadınları saygıyla andıklarını ifade etti. Ayşe Minaz, “Jina Amini, biz kadınların belleğinde bir yara ve bir isyan olarak yerini aldı. Jina’nın katledilişi, kadınların bedenine ve yaşamına yönelmiş baskının değil, aynı zamanda kadınların iradesini yok sayan erkek egemen düzenin de en açık ifadesidir. Onun ölümü, sadece İran’daki kadınların değil; Ortadoğu’nun dört bir yanında yaşayan kadınların ortak gerçeğini ortaya koymaktadır. İran rejiminin kadınlara yönelik özel savaş politikaları, kadını sürekli denetim altında tutmayı esas almaktadır. Kadınların kıyafetinden kamusal alandaki varlığına kadar her alanda baskı kurulmakta, kadınların yaşam hakkı hiçe sayılmaktadır. Jina’nın katledilmesi, bu sistematik baskının ve devlet şiddetinin en görünür yüzüdür” dedi.
 
'Kadınların hakları sistematik olarak kısıtlanmakta’
 
Ortadoğu’da yaşanan tablonun yalnızca İran’la sınırlı olmadığını ifade eden Ayşe Minaz, bölgedeki savaşlar, özel savaş politikalarının, ekonomik yaptırımların, yoksulluk ve zorunlu göçlerin, kadınların yaşamını çok yönlü biçimde kuşattığını dile getirdi. Ayşe Minaz, “Hem İran’da hem Türkiye’de uygulanan politikalar, kadınların haklarını sistematik olarak kısıtlamakta, toplumun üzerindeki patriarkal yapıyı güçlendirmektedir. Kadınlar, eğitim hakkından çalışma yaşamına, siyasal katılımdan özgürce var olma iradesine kadar pek çok alanda engellerle karşılaşmakta ve susturulmaya çalışılmaktadır. Buna rağmen kadınların direnişi büyümekte; 'Jin, jiyan, azadî' felsefesi sınırları aşarak evrensel bir özgürlük çağrısına dönüşmektedir. Biz Wan’da yaşayan kadınlar olarak, bu çağrıyı en yakından hissedenlerdeniz. Çünkü burada da kadınların yaşamı güvende değildir. Kadın cinayetleri, şüpheli kadın ölümleri ve her geçen gün artan erkek şiddeti, Wan’daki kadınların da en yakıcı gündemidir. Geçtiğimiz günlerde kaybettiren ve sonra yaşamı elinden alınan Rojin Kabaiş, bunun en acı örneklerinden biridir. Rojin’in ölümü, kadınların yaşam hakkına yönelen saldırıların Van’daki somut yüzüdür. Onun çığlığı, Jina’nın sesiyle birleşerek Wan’dan Tahran’a, Ortadoğu’dan dünyaya kadınların dayanışmasını taşımaktadır” dedi.
 
‘Kadınların yaşam hakkı tartışmaya açılmayacak’
 
Ne İran’da, ne Türkiye’de, ne de dünyanın başka bir yerinde kadınların mücadelesinin susturulamayacağını belirten Ayşe Minaz, “Kadınların yaşam hakkı, özgürlüğü ve eşitliği pazarlık konusu edilemez. Jina’nın ve Rojin’in anısı, bizlere daha güçlü, daha örgütlü ve daha kararlı bir mücadele sorumluluğu yüklemektedir. Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz. Kadınların yaşam hakkı tartışmaya açılmayacak, kadınların özgürlük arayışı asla engellenemeyecek! Biz kadınlar dayanışmamızla büyüyecek, baskıya ve şiddete karşı geleceği eşitlik ve özgürlük temelinde birlikte kuracağız” diye konuştu. 
 
Açıklama sloganlarla sona erdi
 
Ankara
 
Açıklama kadınların zılgıtlarıyla son buldu.
 
Ankara Kadın Platformu, Jina Emînî için  Yüksel Caddesi'nde basın açıklaması gerçekleştirdi. “Jin jiyan azadî, Jîna Emînî isyanımızdır” ve “Mahsa Amini’nin ölüm yıldönümünde isyanımızla sokaktayız” pankartları taşınan açılamada, Kürtçe, Türkçe, Arapça ve Farsça; “Jin, jiyan azadî" slogan ı atıldı.
 
Kürtçe ve Türkçe basın metni okunan açıklamada, “Bizler bugün de Jîna için ve erkek devlet şiddeti sonucu kaybettiğimiz kadınlar için sokaklardayız. İranlı kadınların dinci-faşist yönetime boyun eğmediği gibi, bugün Ortadoğu’nun dört bir yanında kadınlar siyasal İslam’ın kadın düşmanı politikalarına karşı mücadele ediyor. Savaşa karşı barışı, işgallere karşı özgürlüğü savunan kadınlar; Filistin’den Afganistan’a, Tunus’tan Suriye’ye her yerde mücadele bayrağını yükseltiyor. Bizler, İranlı kadınların ve Ortadoğu halklarının dinci-faşist rejimlere karşı sürdürdüğü mücadelenin yanındayız” denildi. 
 
Açıklama kadınların zılgıtlarıyla son buldu.