Rengin Ergül: AKBK’nin kararı ışığında komisyona baskı yapılmalı

  • 13:00 18 Eylül 2025
  • Güncel
 
ANKARA- AKBK’nin “Umut Hakkı” kararını değerlendiren Avukat Rengin Ergül, “Bu rahatsız edici dile rağmen kararda bir süreç vurgusu var. Bu yüzden Türkiye kamuoyunun bu kararı da esas alarak hem süreç açısından hem komisyon açısından Türkiye'ye baskı uygulaması gerekiyor” dedi. 
 
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi (AKBK), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, Emin Gurban, Civan Boltan ve Hayati Kaytan’ın “umut hakkı”nı da kapsayan, “Gurban Grubu” dosyasına dair ara kararını bugün açıkladı. Komite, 15-17 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirdiği İnsan Hakları Toplantısı sonrası açıkladığı kararda, Gurban grubu dosyasındaki kararların hızla uygulanmasını sağlamak için müebbet hapis cezalarına ilişkin inceleme mekanizması sağlayan yeni bir eylem planı çerçevesinde yasal değişikliklerin yapılmasını belirterek Türkiye’ye Haziran 2026 sonuna kadar yeniden süre verdi. 
 
“Umut Hakkı” üzerine çalışmalar yürüten ve Avukat Rengin Ergül karara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 
 
 ‘Karar uyulmadığı açıkça ortaya koyulmalıydı’
 
İlk elden Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin kararının ayrıntılarına bakıldığında, dilin sert olmadığını söyleyen Rengin Ergül, “Komitenin kullandığı diplomatik dilin sert bir dil olmadığını görebiliyoruz. Bu konuda kararın ilk kısmında, derin üzüntü duyduklarını belirterek Türkiye'ye çağrıda bulunuyorlar. Derin üzüntü ve yeniden çağrıda bulunmak yerine, Türkiye'nin karara uymadığını açıkça ortaya koyan ve tespit eden birtakım gözlemler ve ibarelere yer verebilirlerdi. Türkiye'ye çağrıda bulunuyorlar ve bu çağrının devamında Haziran 2026'ya kadar bir süre veriliyor. Türkiye’ye, cezanın gözden geçirilmesi mekanizmaları açısından diğer üye ülkelerin deneyimlerinden ilham alması öneriliyor” diye belirtti.
 
‘Karara uyulmadığı takdirde olası yaptırımlar belirtilmeliydi’
 
“Haziran 2026'ya kadar Türkiye'nin bir eylem planı sunması gerekiyor.” diyen Rengin Ergül, “Ancak bu noktada Türkiye adım atmadığı takdirde, uygulanabilecek olası yaptırımlar ve uygulanacak yeni prosedürleri anlatan daha sert ibareler yine yer alabilirdi. Bunlar yer almıyor. Ancak bu haliyle de Türkiye'nin karara uymadığı tespit edilmiş durumda ve Türkiye’ye Haziran 2026'ya kadar süre verildi” dedi.
 
‘Karar ışığında Meclis komisyonuna baskı uygulamalıyız’
 
Üzerinde durulması gereken bir diğer meselenin ise Komite’nin, Meclis’te kurulan komisyona vurgu yapmış olması olduğunu söyleyen Rengin Ergül, bu vurguyu önemli bulduğunu ifade etti. Rengin Ergül, “Bu vurgu önemli. Tabii, Komite kendi işlevini tam olarak yerine getirmediği için komisyona vurgu yapmasını ‘topu taca atmak’ olarak yorumlayanlar da olacaktır. Ancak komisyon, bu noktada asıl yasa taslağını sunabilecek pozisyonda olan mekanizma. Hem komisyona vurgu yapması hem de Meclis’te mevcut olarak sunulmuş yasa taslaklarına vurgu yapması bu açıdan önemli. Ancak komisyona bu noktada bizim de baskı uygulamamız gerekiyor. Bakanlar Komitesi'nin kararını esas alarak komisyon üzerinde Türkiye'ye baskı uygulamak, bundan sonra önemli olacaktır. Hem kurumların çağrı yapması hem partilerin çağrı yapması önemli olacaktır” sözlerini kullandı.
 
‘Türkiye’nin adım atması gerektiği yeniden ortaya konuldu’
 
Başlatılan sürece vurgu yapmasının da önemli olduğunu belirten Rengin Ergül, şöyle devam etti: “Tabii ki ‘terörsüz Türkiye’ kavramını kullanması çok rahatsız edici. Ancak bu rahatsız edici dile rağmen bir süreç vurgusu var orada. O nedenle süreç açısından da Türkiye'nin bu konuda adım atması gerektiği aslında yeniden ortaya konulmuş oldu. Bu yüzden, Türkiye kamuoyunun bu kararı da esas alarak hem süreç açısından hem komisyon açısından Türkiye'ye baskı uygulaması gerekiyor. Türkiyeli örgütlerinde bizlerin de baskı uygulaması gerekiyor. Son olarak, bu grubun bir daha hangi toplantıda gündeme alınacağına dair bir takvim tespit edilmiş değil. O yüzden, bizler sivil toplum örgütleri olarak da önümüzdeki dönem mutlaka yine bu grubun gündemde yer alması için 9.2 bildirimleri yapmaya devam edeceğiz. Dosyanın gündeme alınması için Komite’ye baskı uygulamaya devam edeceğiz.”