Fatma Tokmak için yapılan başvuru iki aydır yanıtsız bırakılıyor

  • 14:19 22 Temmuz 2025
  • Güncel
İSTANBUL - İHD, ÖHD, ÇHD ve TOHAV, ağır hasta tutsak Fatma Tokmak’ın avukatının 8 Mayıs’ta infaz erteleme talebinde bulunduğunu ancak aradan geçen iki buçuk aya rağmen başvurusuna dair hiçbir gelişme yaşanmadığını belirterek, “Yaşam hakkını koruyacak adımları atmaya çağırıyoruz” çağrısında bulundu. 
 
İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği ( ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV) öncülüğünde ağır hasta tutsak Fatma Tokmak için İHD şube binasında basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını İHD Hapishaneler Komisyonu Eş Sözcüsü Meral Nergis Şahin okudu. 
 
AİHM ihlal kararı vermesine rağmen tahliye edilmedi 
 
Fatma Tokmak’ın, 1996 yılında  oğlu Azad’la birlikte gözaltına alındığını ve oğluyla beraber ağır işkenceye maruz bırakıldığını hatırlatan Meral Nergis Şahin, Fatma Tokmak’ın Türkçe bilmemesine rağmen yargılama sürecinde tercüman desteğinden yararlandırılmadığını ve anlamadığı dilde hazırlanan ifadelere parmak bastırıldığını ifade etti. Meral Şahin, “O dönemin Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nde yargılanan birçok kişi gibi Fatma Tokmak da işlemediği bir suçtan dolayı tutuklandı. Yaşadığı hukuksuzluklar nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurdu ve AİHM, ihlal kararı verdi ancak bu karara rağmen yeniden yargılama talepleri reddedildi, tahliye edilmedi” dedi.  
 
Sağlık sorunları 
 
Meral Nergis Şahin, Fatma Tokmak’ın yaşadığı sağlık sorunlarına dair şu bilgileri paylaştı: “Fatma Tokmak, hapishanedeyken hastalandı ve kalp ameliyatı geçirdi. Kalp rahatsızlığı nedeniyle 2006 yılında tahliye edildi ve yargılamasına tutuksuz olarak devam edildi. Ancak doktor raporlarıyla sabit olan ciddi sağlık sorunlarına rağmen, 2010 yılında Yargıtay tarafından cezası onanınca tekrar tutuklandı. O tarihten bu yana Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesinde tutulmaktadır. Fatma Tokmak; ağır kalp hastalığı, astım ve hipertansiyon gibi hayati risk taşıyan hastalıklarla mücadele etmektedir. Defalarca infaz erteleme talebinde bulunulmuş; ancak her seferinde Adli Tıp Kurumu’nun olumsuz raporları gerekçe gösterilerek talepler reddedilmiştir.” 
 
Ameliyat tarihi verilmiyor
 
Fatma Tokmak’ın durumunun zamanla daha da kötüleştiğini aktaran Meral Nergis Şahin, Fatma Tokmak’ın kısa süre önce 5’nci kez anjiyo olduğunu, tetkiklerde kalp kapakçığında yırtık ve ciddi daralma tespit edildiğini ancak ameliyatının hâlâ gerçekleştirilmediğini dile getirdi. Meral Şahin, “Fatma Tokmak, en son 8 Mayıs 2025 tarihinde infaz erteleme talebinde bulunmuş; ancak aradan geçen 2,5 aya rağmen başvurusuna dair hiçbir gelişme yaşanmamıştır. Adli Tıp Kurumu’nun büyük ölçüde tıp etiğinden ve tarafsızlıktan uzak raporları; ceza infaz sisteminin insan hayatını gözetmekten çok cezalandırmayı önceleyen yaklaşımı ve siyasi saiklerle alınan kararlar, mahpusların tedaviye erişimini engellemekte ve yaşam hakkı ihlallerine yol açmaktadır. Hapishanelerde, sağlık durumu her geçen gün ağırlaşan ve yaşam hakkı ihlali riski bulunan kişilerin tahliye taleplerinin karşılanmaması, sadece Anayasa’ya değil; Türkiye’nin taraf olduğu insan hakları sözleşmelerine de açıkça aykırıdır” sözlerini kullandı. 
 
Topluma ve Adalet Bakanlığı’na çağrı
 
Meral Nergis Şahin, son olarak şunları dile getirdi: “Hapishanelerdeki hasta mahpuslara dair tüm uygulamalar, ulusal ve uluslararası insan hakları standartlarına uygun hale getirilmelidir. Adli Tıp Kurumu, sağlık gerekçesiyle infaz erteleme konusunda son ve tek merci olmaktan çıkarılmalı, tam teşekküllü hastaneler ve üniversite hastanelerinin raporları esas alınarak cezaların infazı ertelenmelidir. ‘Toplum güvenliği bakımından tehlike’ kriteri kaldırılmalı, sağlık durumu dışında hiçbir unsur infaz ertelemesinde esas alınmalıdır. Cumhuriyet savcılarının infazın ertelenmesinde sahip olduğu takdir yetkisi kaldırılmalıdır. Fatma Tokmak’ın ve diğer ağır hasta mahpusların tedavi hakkı, hukukun, vicdanın ve insan haklarının gereği olarak güvence altına alınmalı, devlet ağır hasta mahpusların yaşamını koruma yükümlülüğünü yerine getirmelidir. Fatma Tokmak’ın yaşam hakkı korunmalı, sağlık durumu dikkate alınarak tahliyesi sağlanmalıdır. Toplumu duyarlılığa, Adalet Bakanlığı’nı ve ilgili diğer tüm kurumları sorumluluk almaya, Fatma Tokmak’ın yaşam hakkını koruyacak adımları atmaya çağırıyoruz.” 
 
Vücudunda morarma ve şişlik
 
Açıklamanın ardından söz alan Fatma Tokmak’ın avukatı Jiyan Kaya, dün cezaevinde Fatma Tokmak ile gerçekleştirdiği görüşmeye ve son durumuna dair aktarımda bulundu. Jiyan Kaya, “Fatma merdiven çıkamıyor. Görüşlere çıkmakta, hastaneye gitmekte zorlandığını dile getirdi. Hastaneye ringte götürülmesi nedeniyle hastaneye gitmekte zorlandığını belirti. Vücudunda morarma ve şişlik olduğunu gördük doktorun, kalp hastalığına bağlı olarak geliştiğini söylediğini ifade etti. Durumu gittikçe kötüye gidiyor. Tahliye talebimize olumlu ya da olumsuz dönüş yapılmadı. Bir an evvel tahliye edilmesi gerekiyor. Ameliyata olması söylendi ama ameliyat tarihi belirlenmedi” sözlerini kullandı.  
 
‘Yaşam hakkı en önemli haktır’
 
Ardından söz alan ÖHD avukatı Şükrü Özalp, “Yaşam hakkı en önemli haktır. Ağır hasta mahpuslar tahliye edilmiyor ve tahliyeleri engelleniyor. Hasta mahpusların tehlikesinden bahsedilmez. Tüm hasta mahpusların serbest bırakılmasını talep ediyoruz” dedi. 
 
‘Tedavi geciktiğinde bunun dönüşü olmayabilir’
 
Devamında söz alan ÇHD avukatı Naim Eminoğlu, “Türkiye hapishanelerinde hasta tutsak sorunu uzun zamandır yaşanan bir sorun. Fatma’nın tahliyeye edilmemesi her geçen gün kötüleşmesi anlamına geliyor. Tedavi geciktiğinde bunun dönüşü olmayabilir. Fatma Tokmak’ın tahliye edilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
Etik ilkelere riayet edilsin çağrısı 
 
TİHV Yönetim Kurulu üyesi Ümit Biçer, “Yıllardır hasta tutsakların sağlık hakkının ihlalin geri dönüşsüz sonuçlar yarattığını ve ihlalin işkence olarak değerlendirdiğimizi yıllardır belirtiyoruz. İHD hapishanelerde 1441 hasta tutsak sayısına ulaştığını paylaştı bu ciddi sorun olduğunu gösteriyor. Değerlendirme yapan kurumlardan etik ilkelere riayet etmelerini bekliyoruz. ATK eliyle etik dışı kararlarla hapishanede tutulmaya devam ediyorlar. İşkence uygulamalarından vazgeçilsin” şeklinde konuştu. 
 
‘Barış sürecinde tutsaklar için adım atılmalı’
 
Son olarak söz alan Marmara Tutuklu ve Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER) Eşbaşkanı Mehmet Zeki Kılıç, “Barış ve demokratik toplum sürecinde tutsaklar için adım atılmalı ve tutsaklar özgürlüklerine kavuşmalı. Hükümetin adım atması gerekiyor. Fatma Tokmak şahsında tutsakların serbest bırakılmasını istiyoruz” diye belirtti. 
 
Konuşmaların ardından açıklama son buldu.