ÇEWLİG - Çewlig'deki halk buluşmasında konuşan katılımcılar, demokratik ve barışçıl bir yaşamı inşa etmek istediklerini söyleyerek, bunun için ilk aşamada Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a "Umut hakkı"nın uygulanmasını istedi. 

 

Demokratik Kurumlar Platformu öncülüğünde başlatılan "Barış ve Demokratik Toplum Buluşmaları Çewlig'de sürdü. Çewlig Belediyesi Konferans Salonu'da gerçekleşen buluşmaya yüzlerce kişi katıldı. Buluşmada Çetin Arkaş, TJA aktivisti Ayla Akat Ata, Asrın Hukuk Bürosu'ndan Suzan Akipa konuşmacı olarak yer aldı. 

 

Kitle konuşmacıları alkış ve "Biji Seok Apo" sloganıyla karşıladı. Program barış ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenlerin anısına yapılan saygı duruşunun ardından başladı. 

 

Suzan Akipa, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin tümüyle kaldırılmadığına dikkati çekerek, avukatlarıyla görüşmenin kısıtlı olduğunu bunun aşılması gerektiğini vurguladı. Kürt Halk Önderi’nin Çewlig halkına selamlarını getirdiklerini söyleyen Suzan Akipa, süreç kapsamında yaşanan gelişmeleri anlattı.  Suzan Akipa, "Umut Hakkı"na dikkati çekerek, AİHM'in Abdullah Öcalan'a dair verdiği kararın uygulanmasını istedi. Abdullah Öcalan için verilen "Umut Hakkı" kararının tüm siyasi tutsakları da kapsadığını belirten Suzan Akipa, "Umut hakkı' kararının uygulanması Türkiye'nin de hukuk sistemini değiştirebilecek bir karardır. Bu karar insan hakları kapsamında uygulanmalıdır" dedi. 

 

'Umut hakkı uygulanmalı'

 

Suzan Akipa, süreç bağlamında Abdullah Öcalan'ın özgür olması, özgür çalışabilmesinin sürecin başarısı açısından da önemli bir adım olduğunu vurgulayarak, Abdullah Öcalan'ın özgür ve çalışabilir ortamının oluşmasını istedi. 

 

Ayla Akat Ata da sürecin zorluklarına işaret ederek, "Bu süreçle yeni ittifaklar kuruyoruz. Türklerle hiç bir zaman sorunumuz olmadı, ama Kürtlerin tarihini kültürü ve varlığını yok sayanlara karşı sorunumuz vardır. Yeni ittifaklar bunları gözeterek kurulacaktır" dedi. 

 

Kadın ittifakı

 

Sürecin öznesi ve kurucusu olduklarını söyleyen Ayla Akat Ata, "Barış için kadınlar olarak da örgütlülüğümüzü, ittifakımızı büyüteceğiz. Dünya kadın hareketinin bileşeniyiz. Ortadoğu ve Türkiye'deki en dinamik gücüz. 'Jin Jiyan Azadi' felsefesini dünyanın her yerinde yaşamsallaştıracağız. Yaşayan bir felsefeye dönüştüreceğiz. Bu süreci el ele birlikte inşa edeceğiz" diye belirtti. 

 

Çetin Arkaş, sürecin ilk aşaması olarak İmralı ada sisteminin koşullarının düzeltilmesi, Abdullah Öcalan'ın istediği kişi ve çevrelerle rahatlıklar görüşebilmenin önemli olduğunu söyledi. Çetin Arkaş, Kürt halkının çok bedel ödediğini, bedel ödeyerek varlığını kanıtladığını hatırlattı. Büyük acılar çektik. Çetin Arkaş, "Acılarımızı anlatsak defterlere sığmaz. Bunun ötesinde bir ısrarımız vardı; Buda özgürlük ve direnişte ısrardı" dedi. 

 

'Demokratik bir yaşam inşa etmek istiyoruz'

 

Türkiye'deki çözüm süreçlerini hatırlatan Çetin Arkaş, yeni süreçte Kürt Halk Önderi’ne güvendiklerini aktardı. Demokratik barışçıl bir yaşamın inşa edilmesi için mücadele ettiklerini söyleyen Çetin Arkaş, "Haksız bir mücadele içerisinde olmadık. Bir halkın yok sayılmasına karşı bir isyandır çıkışımız.  Hiç bir şey bize bedelsiz verilmedi. W harfi için bile bedel verdik. Ne aldıysak bedel ödeyerek aldık. Demokrasi mücadelelerinde de bu böyledir; bir halk canı ve kanıyla bir şeyler kazandıysa hiç bir güç onu kazanımlarından vazgeçiremez. Kürtler de barış ve demokratik toplum için çok bedel verdi. Kazanımlarından asla vazgeçmez. Yeni süreç ile birlikte bunun artık yaşamsallaşmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.  

 

Demokrasi ittifakı

 

Süreç bağlamında kuracakları ittifakın demokrasi ittifakı olduğunu altını çizen, "Tüm halkların birlikte yaşayabileceği bir ittifak kurmak istiyoruz. Geçmişi unutmadan, yüzleşerek demokratik toplum süreci inşa etmek istiyoruz. Türkiye Demokratikleşecek, Kürtler birey olarak değil, bir halk olarak hukuk zeminine dahil edilecek. Bu şekilde Demokratik Entegrasyon kurulabilir. 

 

Buluşma, soru-cevap şeklinde son buldu.