HABER MERKEZİ - HTŞ’ye bağlı cihatçı örgütlerin Alevilere yönelik saldırılarına dair açıklama yapan Kongra Star, Alevi kadınlar ve Alevi halkı için ortak ses çıkarmaya çağırdı. 

 

Heyet Tahrir el-Şam’a (HTŞ) bağlı cihatçı güçler dün Alevi halkının kıyı bölgelerinde gerçekleştirdiği protestolara saldırdı. Saldırılar sonucu onlarca kişi yaralandı ve yaşamını yitirdi. Kongra Star Koordinasyonu bir açıklama yaparak HTŞ’nin Alevi halkının protestolarına yönelik saldırılarını kınadı.

 

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

 

“Bilindiği üzere Lazkiye, Tartus, Ceble ve Humus’ta Alevi halkı federalizm ve özyönetim talebiyle barışçıl gösteriler düzenledi. Binlerce kişinin katıldığı bu eylemlerde kadınlar önemli bir rol oynadı. Ancak ne yazık ki geçici hükümete bağlı cihatçı güçlerin vahşi saldırılarıyla karşı karşıya kalındı. Bu saldırılar sonucunda onlarca kişi katledildi, yüzlerce kişi gözaltına alındı, yaralandı ve işkenceye maruz bırakıldı.

 

Öncelikle bu meşru eylem sırasında yaşamını yitirenleri saygıyla anıyor, ailelerine ve Alevi halkına başsağlığı diliyoruz. Yaralılara acil şifalar diliyoruz. Özellikle eylemlerde yer alan, öncülük eden ve katledilen kadınları saygıyla anıyor, mücadelelerini sürdüreceğimizi ifade ediyoruz. Yaralanan kadınların da en kısa sürede sağlıklarına kavuşmalarını temenni ediyoruz. Halkımız, cihatçıların protestoculara doğrudan ateş açtığını, zırhlı araçlarla saldırdığını ve çok sayıda kişiyi gözaltına aldığını bilmektedir. Yaşananların kamuoyuna yansımaması için gazetecilere de saldırılmış, kameralarına el konulmuştur.

 

‘Bu eylemler insanlığa karşı suç ve savaş suçudur’

 

Tüm dünyanın gözü önünde gerçekleşen bu saldırılar, insanlığa karşı suç ve savaş suçudur. Geçici yönetim bu saldırılardan sorumludur. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi tarafından demokratik, barışçıl ve adem-i merkeziyetçi bir Suriye için çabaların yoğunlaştığı bir dönemde bu tür saldırılar kabul edilemez ve diyalog ile çözüm süreçlerine ağır bir darbedir. Geçici yönetim artık Suriye’de birçok halkın yaşadığını ve her halkın kendi kimliği ve iradesiyle yaşamak istediğini görmek zorundadır. Herkese şeriat ve cihatçı kurallar dayatmak; halkların katledilmesine, mezhep çatışmalarına ve etnik savaşlara yol açar. Bunun dışında şiddet ve kaostan başka bir sonuç doğurmaz. Cihatçı rejim bu yaklaşımıyla tüm barış ve çözüm çabalarını sabote etmektedir. Suriye’yi derin bir kaosa sürükleyen tüm sonuçlardan geçici yönetim ve Colani rejimi doğrudan sorumludur. Demokratik, adem-i merkeziyetçi ve barışçıl bir Suriye, tüm halkların yararına olacak ve güvenli bir yaşamın önünü açacaktır.

 

‘Mücadeleyle kazanacağız’

 

Diğer yandan tüm kamuoyuna çağrımızdır: Bu vahşi saldırılar karşısında sessiz kalınmamalıdır. İnsanlık, halkların hakları ve demokrasi için mücadele eden herkes sesini yükseltmelidir. Bu protestolara öncülük edenlerin kadınlar olduğu ve saldırılar sonucunda çok sayıda kadının katledildiği ve gözaltına alındığı unutulmamalıdır. Bunun yanı sıra Alevi, Dürzi ve Hristiyan kadınlar her gün cihatçıların vahşi uygulamalarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu saldırılara karşı duran tüm kadın örgütlerini güçlerini birleştirmeye, Alevi kadınlar ve Alevi halkı için ortak ses çıkarmaya çağırıyoruz. Ayrıca dünyanın dört bir yanındaki Alevi kadınlarına da Alevi halkıyla dayanışmalarını göstermeleri çağrısında bulunuyoruz. Ortak mücadeleyle cihatçı saldırılara karşı kazanacağız.”