Bir ebeye altı hasta: Gücümüz tükeniyor

  • 09:03 13 Mayıs 2025
  • Sağlık/Spor
 
AMED – 19 yıldır ebe olarak görev yapan Eylem Göçen, sağlık sistemindeki ihmallerin ve baskının en çok ebeleri etkilediğini belirterek, “Bir ebe beş hatta altı hastaya bakıyor, psikolojik olarak tükeniyoruz. Can güvenliğimiz yok, insani koşullarda çalışmak istiyoruz” dedi.
 
Türkiye ve Kürdistan’da sağlık emekçilerine yönelik koşullar günden güne ağırlaşıp kötüye giderken yetkililer tarafından yaşanan sorunlar görmezden geliniyor. Sağlık emekçileri hem yetkililer tarafından hem de hasta yakınları tarafından baskıya maruz bırakılıyor. Bunun en büyük zorluğunu çeken ve asla sesi duyulmayan, görülmeyen ebeler oluyor. Bu zorlukları birebir yaşayan ebelerden biri de 19 yıldır ebelik yapan Eylem Göçen. 
 
‘Psikolojik olarak sıkıntılar yaşıyoruz’
 
19 yıldır ebelik yapan Eylem Göçen, yaşadıkları psikolojik baskılar ve çalışma koşullarının zorluğuna dikkat çekerek, hasta yakınlarıyla da sık sık sorunlar yaşadıklarını belirtti. Eylem Göçen, “Çoğu nöbette eksik personelle çalışıyoruz. Çalışan sayısı az, iş yükü ise fazla oluyor. Çok sayıda hasta var. Bir ebe bazen beş, bazen altı hastaya bakıyor ve bu sayı daha da artabiliyor. Bu yoğunluğa yetişmemiz mümkün değil çünkü uzun saatler boyunca çalışıyoruz. Belli bir süreden sonra ebelerin farklı alanlara kaydırılması gerekiyor. Psikolojik olarak ciddi sıkıntılar yaşıyoruz. Eve gittiğimizde hâlâ NTS cihazı (bebeğin kalp atışlarının takip edildiği cihaz) ve bağırma seslerini duyuyoruz. Yani aslında onlarla uyuyup onlarla uyanıyoruz” dedi.  
 
‘Can güvenliğimiz yok’
 
Eylem Göçen, şu anda atama yapılmadığına dikkat çekerek, “Atama olmadığı gibi, görev yaptığımız yerlerde sağlıkçıların can güvenliği de yok. Herhangi bir problem yaşadığımızda beyaz kod veriyoruz, güvenlik çağırıyoruz ama güvenliğimizin gerçekten sağlandığını söyleyemem. Dışarıda bebekle birlikte anneyi bekleyen hasta yakınlarına olumsuz bir haber vermek çok zor. Tek bir canla değil, aslında iki canla uğraşıyoruz; bebeği düşünürken aynı anda anneyi de düşünüyoruz. En büyük baskıyı hasta yakınlarından görüyoruz. Bu nedenle tedirgin çalışıyoruz. Arkamızda bir güvence olmadığı için çoğu zaman yapabilecek bir şeyimiz olmuyor. Sıkıntı yaşadığımızda, çok kötü durumlarda savunma vermeye zorlanıyoruz. Bu durum birçok hastanede böyle. Ebeler dışında savunma veren, avukatla uğraşmak zorunda kalan başka yardımcı personel yoktur” dedi.
 
‘İnsani çalışma koşulları istiyoruz’
 
Eylem Göçen son olarak, “Doğum salonlarının özellikli bir birim olarak tanınması gerekiyor. Bu birimlerde çalışanlara ekstra bir ücret ödenmiyor. Aldıkları ücret ise oldukça düşük ve emekliliklerine yansımıyor. Biz insani çalışma koşulları istiyoruz. Herkesin bir ailesi var; sağlık çalışanıyız diye bayram kutlayamıyor, ailemizle vakit geçiremiyoruz. Hayatımız sadece hastaneden ibaret değil, biz de insanız” şeklinde konuştu.